Karlheinz Stockhausen - Klavierstücke


Karlheinz Stockhausen çok önemli olduğu kadar çok da tartışma yaratmış bir Alman bestecidir. 20. yüzyılın ve 21. yüzyılın başlarında yeni klasik konusunda çokça tartışmanın içerisinde hatta bizzat içerisinde olmuştur. Birçok eleştirmen, onu "20. yüzyıl müziğinin büyük vizyonerlerinden biri" olarak tanımlar. Elektronik müzikteki çığır açan çalışmalarıyla, aleatory teknikleri veya aleatorik müzik tekniklerinin evrilmesi ve müzikal mekansallaştırma konusunda müzik tarihinde çok önemli birisi olduğu muhakkaktır.

Aleatorik müzik teknikleri nedir diye soracak olursanız kompozisyonun bazı unsurlarının şansa bırakıldığı ve/veya bestelenmiş bir çalışmanın gerçekleştirilmesinin bazı temel öğelerinin kaldığı müziktir. Terim, 1950'lerin başında Darmstadt Uluslararası Yaz Kursları'nda akustik uzmanı Werner Meyer-Eppler tarafından kullanıldı. Konferanslar aracılığıyla Avrupalı ​​besteciler tarafından da kullanılmaya başlandı. Meyer-Eppler'in açıklaması ile eğer dersin çerçevesi genel olarak belirlenirse, ancak içerik ayrıntılara göre tesadüfen oluşursa” işte bu durum oluşuyordu. Meyer-Eppler'ın kullandığı Almanca terimler, Aleatorik ve aleatorisch'i, çevirmen “aleatoric” olarak çevirdi ve bu sayede yeni bir İngilizce kelime ortaya çıkmış oldu. Uzun süre bu şekilde kullanılsa da, 2000'lerde "aleatoriality" terimi eş anlamlı olarak kullanılmaya başlandı.

Karlheinz Stockhausen,  Hochschule für Musik Köln ve Köln Üniversitesi'nde eğitim gördü, daha sonra Paris'te Olivier Messiaen ve Bonn Üniversitesi'nde Werner Meyer-Eppler ile çalıştı. İlerleyen yıllarda Darmstadt Okulu'nun önde gelen isimlerinden birisi haline geldi. Besteleri ve teorileri, sadece klasik müzik bestecilerinde değil, aynı zamanda caz ve popüler müzikte de geniş ölçüde etkili oldu.


Yaklaşık altmış yıllık bir dönemden oluşan eserleri, geleneksel formlardan yoksundur. Elektronik müziğe ek olarak, solo müzik enstrümanları, şarkılar, oda müziği, koro ve orkestra müziği eserleri gibi bir çok farklı alanda kayıtlar gerçekleştirdi. Müzik teorisi konusundaki yazıları ciltler dolusu kitapta toplanmaya çalışılmıştı.

Karlheinz Stockhausen hakkında bir şeyleri anlamak ve anlatmak hiç kolay değil. Müzik teorisi bilmek hatta anlamak gerekiyor. Benim gibi insanlar için hiç kolay değil bu. Üzerine bir de anlatmaya çalışmak çok zor. Gün sonunda anlamakta zorlandığın şeyi nasıl anlatacaksın ki?

Kısaca bir özet geçelim ve basit olsun. Karlheinz Stockhausen, iyi bir müzik eğitimi aldı. İçinde bulunduğu dönemde klasik müzik konusunda yenilikçi bir akım vardı. Bu akımdan etkilendi ve bu akımın içerisine girdi. Müzik konusundaki ilginç fikirleri ile müzik teorisi konusunda çalışırken özellikle o dönemlerde gelişmeye başlayan elektronik cihazları müziğin içerisine sokmak konusunda çok hevesliydi diyelim.

Ben bu yazıda bestecinin Klavierstücke yani "Piyano Parçaları"ndan bahsetmeye çalışacağım. Hiç kolay olmayacak emin olun ki. Eserler dizisi toplamda  on dokuz kompozisyon oluşturur.


Stockhausen, Klavierstücke'nin "çizimleri" olduğunu söyler ve her zaman çok önemser. 1952 Şubat ila Haziran ayları arasında bestelediği dört kısa parça eserin temelini oluşturur. Stockhausen, daha sonra 21 + 2 + 1 + 5 + 3 + 2 parçadan veya bölümden oluşacak  21 Klavierstücke döngüsü için bir plan hazırladı. 1954-55 yılları arasında ikinci seti oluşturdu ancak no. VI daha sonra birkaç kez revize edildi. Eklenen IX ve X bölümlerin tam anlamı ile tamamlanması 1960'lı yılları bulmuştu. 1970'lere gelindiğinde 21 parçalık döngü planını terk etti. XV'den sonraki parçalar ve besteler Stockhausen'in piyano için doğal halef olarak kabul ettiği sintizayzır ve benzeri elektronik müzik aletleri için bestelendi. Bazı besteler bir dakikadan az süreler için bestelenmiş bazıları ise 30 dakikanın üzerinde sürmektedir.

Bu eserleri standart bir piyano eseri olarak düşünmemek lazım. Her bir eser bir matriks üzerinde yan notalar ile ilişki, armonik ve sıra dizisi hatta matematik gibi bir çok farklı dal ile etkileşim ile bestelenmiştir. Eserler Klavierstück I, Klavierstück II ve Klavierstück XI gibi isimlerle tanımlanmış ve her birinin farklı özellikleri vardır. Bazı eserler solo piyano düşünülerek bazıları 10 hatta 20 piyano ile çalınacak şekilde tasarlanmış ve bestelenmiştir.

İlerleyen günlerde farklı Klavierstück performanslarına ve benim kişisel beğenime göre belirlediğim kayıtlara yer vermeye çalışacağım.

Yorumlar