Merzbow - Pulse Demon

Masami Akita veya bildiğimiz ismiyle Merzbow, 1956 doğumlu bir Japon müzisyen. Noise (gürültü) müziğin Japonya hatta dünyada önde gelen isimlerinden bir tanesi olan Merzbow yüzlerce albüme imza atmıştır. Bu yazımızda ele alacağımız ve 1996 yılında yayınlanan Pulse Demon'da oldukça göç bir şekilde karşımıza çıkan sert ve çatışmacı ses tarzı zaman içerisinde Japon Noise müziğin bir nevi imzası haline gelmiştir. 1980'li yıllarda albümlerini yayınlamaya başlayan Merzbow'un 500'e yakın albümü olduğu söyleniyor. Acayip değil mi :)


Japonya'da yapılan Noise müzik zaman içerisinde batıda Japanoise olarak isimlendirilmeye başlanmış ve bazı Japon müzisyenler bu ismi kabul etmişlerdir. Hem Japonya'daki türü hemde müzik sahnesini tanımlayan bir terim haline gelen Japanoise tarzının en önemli temsilcilerinden birisi Merzbow'dur. Merzbow'un yanında Hijokaidan ve daha da uç noktalardaki Incapacitants grubu tarzın erken dönemlerdeki en önemli isimleri ve öncüleridir. Bunların hepsine zaman içerisinde teker teker yer vereceğiz tabii ki... Biz Merzbow'a geri dönelim.

Merzbow ismi, Alman dada sanatçısı Kurt Schwitters'in bir eseri olan Merzbau'dan geliyor. Schwitters, evinin içerisini evde bulduğu nesneleri kullanarak tam anlamı ile dönüştürmüş. Bu isim Masami Akita'nın müziğinde dada etkisini ve önemsiz sanat (junk-art) estetiğini yansıtması için seçilmiş. olarak, Merzbow, progresif rock, heavy metal, free jazz ve erken dönem elektronik müzikten etkilenmiş, ayrıca dadaizm, sürrealizm ve fetiş kültürü gibi müziksel olmayan etkileri de müziğinin veya daha doğru bir tabirle gürültüsünün içerisine entegre etmiştir. Oldukça geniş bir etkilenim alanı olan  Japon müzisyen, 2000'li yıllardan itibaren hayvan hakları ve çevrecilik konularına kafayı takmış ve söylenenlere göre hayatını sadeleştirmiştir. Ancak bu durum müziğine de pek yansımamıştır.

Merzbow, üretken ötesi bir müzisyen olmasının yanında, müzik adına farklı işlerde yapmıştır. Japonya'da çeşitli dergilerde yazmış ve editör olarak görev yapmıştır. Müzik, modern sanat ve yeraltı kültürü hakkında kendi yazdığı kitaplarda vardır. çeşitli konularda yazılar yazdı. Bu konular arasında BDSM ve Japanese bondage özellikle dikkat çeker. Hani işyerinde filan aratırsınız diye söylüyorum, pek o işlere girmeyin. Bu 2 terim konusunda bilginiz ve alakanız yoksa boşverin gitsin. Şimdi bunu yazınca daha fazla merak ettiniz değil mi :)

1996 yılında yayınlanan bir albümü yani Pulse Demon'ı neden yazmak istedim. Birincisi önemli bir albüm. Hem Japanoise hemde genel olarak Noise tarzı açısından. İkinci sebebi ise yakın zamanda albümün çift plaklık bir baskısının yapılmış olması.

Albümün kapağındaki holografik parlak gümüş desenler, Philips Records'un 1970'lerde yaptığı Prospective 21e Siècle baskılarına özellikle de Ivo Malec'in albümlerine bir saygı göstergesi olarak seçilmiştir. Ivo Malec batı dünyasında ilgi gösterilen ilk Yugoslav klasik müzik bestecilerinden bir tanesidir ve Denis Dufour ve Xenakis gibi doku, yoğunluk, hareket, tını ve özellikle sonik karakter ve form ve ses nesnelerinin kullanımı dahil olmak üzere sesin tüm yönlerine vurgu yapması ile ünlüdür. Albümün ismi 1970'lerde afro-rock tarzı müzik yapan Demon Fuzz'dan esinlemiştir ve Akita albümde bazı puls seslerini elde etmek için özel bir "fuzz" pedalı kullanmıştır.

Masami Akita yani Merzbow, Japonya'da bayağı ünlü iken batı dünyasında da ilgi çekmeye başlayınca Amerikan plak şirketi Release onunla bir plak anlaşması yapmış ve Pulse Demon batıda yayınlanan ilk albümlerinden bir tanesi olmuştur. O dönem eleştirmenlerin bir kısmı albümü yere göğe koyamazken bazıları da yerin dibine sokmuştur. Merzbow, Pulse Demon albümünü bir kere de kaydetmiş, kayıtlar üzerinde hiç oynama yapılmadan da basılmıştı. Albüm son derece ekstem bir yapıdaydı ve 90'larda etkilendiği progresif rock, heavy metal etkilerini bir kenara bırakıp daha komplike daha karmaşık bir yapıya doğru müziğini evrimleştirmişti. Bence ve bir çok eleştirmene göre o döneme yaptığı albümlere göre daha "acı" verici bir albümdü ve Noise tarzı bu albümden itibaren daha farklı bir yola doğru evrilmeye başlamıştı.