Burzum için bir kaç şey bende yazmak isterim. Öncelikle ufak bir açıklama anlamında Burzum (yani karanlık) Varg Vikerness'in solo projesidir. Albümleri birbirinden farklı psikolojilerde şarkı sözlerinden oluşur, bazılarına göre filozof, bazılarına göre Tolkien hikayeleri ve Viking kültüründen etkilenmiş bir sosyopattır. Şarkı sözleri bana göre tam bir kaostur. Özellikle Aske (EP) ve Burzum albümleri şarkı sözlerini bu karmaşanın en göze çarptığı 2 kayıttır. Bu kayıtlarda Nordik efsanelerden, Nietzsche felsefesinden etkilendiği açıktır. Ama bir yandan Sümer efsanelerinde sıklıkla geçen Ea'yı bile şarkılarına konu yapıp, şeytanın her çağda yaşadığını, isimlerin farklı olsa da sonuçta bahsedilenin "o" olduğunu ve bunları Nordic efsanelerle birleştirip kendince bir felsefi açıklama yapmaya çalışır. Det Som Engang Var albümünden itibaren Viking ve Nordic kültürüne sarılır. Filosofem'de ise, karanlığın içlerine dalar, rune ve futhark yazıtları ile geçmişe duyulan özlem ve inanılmaz bir kaos duygusu hasıl olur.
Zaten Burzum'un tepe noktası budur hapise girdikten sonra çıkarttığı veya çıkartılan Daudi Balder albümü yükselen milliyetçiliğinin ayak sesleridir. Uğradığı teorik komployu Balder ile özleştirir, müzikal anlamda bence tam bir kaos'tur. Bu arada bu albümleri anlamak için çok ciddi anlamda Nordic mitolojiyi bilmek gerekir. Bilgi açısından Balder, Loki'nin kandırmasıyla Hög tarafından öldürülüp Tanrıların yokoluşunu (Ragnarok) başlatan, Nordik kültün en sevilen ve en iyiliksever tanrısıdır. Ama bu isme sahip albümün bookletinde pagan vikinglerin, ileriki çağlarda hristiyanlığın domine olması ile yokedilmesi resmedilir. Albüm, müzikal anlamda yerlerde sürünmesine rağmen, felsefi ve ruh olarak cidden bir kaostur. Varg kendini ihanete uğramış pagan mesihi olarak resmetmiştir, Balder'i de çok akıllıca kullanarak.... Hliðskjálf için fazla bir şey söyleyemeyeceğim şimdilik Nord mitlerini incelerseniz yine yerlerde sürünen müziğin altındaki hastalıklı felsefeyi görebilirsiniz. Kimseyi kastetmiyorum, yanlış anlaşılmasın ama Burzum'u dinlemek ile dinlediğini sanmak arasında çok fark vardır. benim gördüğüm kadarı ile çok az insan Burzum'u "dinler".....
Varg, Euronymous ve o dönemin bir çok ekstrem müzisyeni "Black Circle" isimli bir komünün hatta bohem yaşamın içindedir. Bu grup Dead'in ölümünden sonra müziklerinde bahsettikleri yeniden başlangıç aslında sonu (Ragnarok gene Nordik efsanelerden) yaratmak üzere eylemlere girişir... Dead birçokları için Balder ne ise odur... Varg'ın Euronymous'u öldürmesinin 2 farklı teori vardır. belki bilenler vardır DSP, Euronymous'un plak şirketidir ve Burzum'un bazı kayıtları bu plak şirketinden çıkar, bu ticari ilişkiden kaynaklanan sorunların bu olayı gerçekleştirdiği en sıklıkla karşılaşılan teoridir. İkinci teori ise, Dead'in ölümüyle, Euronymous Balder'lik tahtına oturur, Varg kendisini Höd olarak görüp, tıpkı efsanelerdeki gibi Balder'in ölümü ile Ragnarok'un yani Black Metal'in yeniden doğacağını düşler. Hoş bu düşünce Black Metal'in yeniden doğuşu yerine efsanelerin tam tersine tümden yokoluşunu getirir. Zaten Daudi balder albümünün kaotik yapısı tüm bu karmaşanın bir ürünüdür. Black Circle'a dahil bir çok grup yokolur gider yada müzikal olarak eski geleneklerden uzaklaşır (Immortal, Arturus, Emperor hatta Burzum ve Mayhem'in kendisi bile) Olanları hepimiz biliyoruz zaten trendleşmeyi ve gelmekte olan müzikal çöküşü...
Burzum kayıtlarına gelince orjinal DSP kayıtlarına ulaşmak neredeyse imkansız olsa da, daha sonraları Misantrophe plak şirketinden çıkmış Digipack şeklindeki Burzum albümlerine özellikle internetten rahatlıkla ulaşılabilir... özellikle Filozofem packi cidden müthiştir bu arada... Hatta bazı albümlerin özel vinyl basımları vardır ki bunları arşivcilere tavsiye ederim...
Yorumlar
Yorum Gönder