Myrkur - M

Geçtiğimiz günlerde elime Myrkur topluluğunun ilk albümü olan "M"in plağı geçti. Maalesef normal insanlar gibi aman ne güzel albümmüş demek veya ben bu albümü sevmedim deyip kenara atmak yerine, dur bakalım bu neymiş diye araştırmak gibi bir alışkanlık olunca başınızda dertten kurtulmuyor haliyle. Bu yazıda kafası fena halde karışık, ne yapacağına karar vermekte zorlanan belki de maymun iştahlı diyebileceğimiz bir hanım kızımız olan Amalie Bruun'un müzikal macerası ve "M" albümüne bir bakış atacağız.

Myrkur aslında bir grup değil, müzisyen Amalie Bruun'un solo projesi. 1985 doğumlu Danimarkalı müzisyenin ilk albümü kendi adını taşıyor. Şarkıları babası ile yazdığı albümde hem piyano hemde gitarları kendisi yazmış. Albüm kendi çapında da oldukça başarılı olmuş. Albüm tarz olarak bir pop albümü denilebilir. Bu albümün arkasından ikişer yıl arayla birer EP yayınlamış. Meraklısına 2008 yılında Housecat, 2010 yılında Branches ve 2012 yılında ise Crush yayınlanmış. Bu albümler biraz elektronik biraz pop karışımı, işte öyle gelip geçici albümler. Bir kere dinlenip muhtemelen kenara atılacak türden albümler işte... Amalie Bruun'un 2012 yılındaki EP'si yani kısa albümünden "Siren" şarkısını aşağıda dinleyebilirsiniz.

Amalie Bruun aman artık kendi albümlerimi yaptığım yeter deyip bu kez "Ex Cops" grubunu kurmuş. 2013 yılında "True Hallucinations" ve 2014 yılında ise "Daggers" albümlerini yayınlamışlar. Grup 2015 yılında dağılmış. Grubun tarzı aslında Amalie Bruun'un solo projelerine bir miktar benziyor. Alt yapıda elektronik öğeler, dostlar alışverişte görsün şarkı sözleri, kadın erkek vokal atışmaları ve içi geçmiş vokal tarzları derken bu albümlerde aynı şekilde bir kere dinlenip kenara atılacak türden. Aşağıda "Black Soap" şarkısının videosu var. Galiba bu tarza indie pop deniyor. Meraklısı beni düzeltir.

Müzikal çalışmalar devam ederken, Amalie Bruun güzel kadınım ben, dur birazda oyunculuktur, mankenliktir şansımızı deneyelim demiş. 2010 yılında meşhur parfüm markası Chanel için Martin Scorsese tarafından çekilen "Bleu De Chanel" reklam filminde Gaspard Ulliel ve Ingrid Schram ile birlikte boy göstermiş. Aşağıda reklam filmi mevcut. Çeşitli kliplerde oynamış, hatta moda ile alakalı videolarda boy göstermiş. Hanım kızımızın şansının da maşallahı var..

2014 yılına gelindiğinde  Amalie Bruun, aslında benim yapmak istediğim müzik tarzı Black Metal'di deyip, Myrkur projesine başlar. 2014 yılında ilk olarak Myrkur  EP'si yayınlanır. Bu kısa albüm büyük ilgi çeker ve iyi eleştiriler alır. Albümdeki birisi hariç tüm şarkıları kendisi yazmıştır. Albümde İskandinav folku ve bir ölçüde klasik müzik etkileri vardır. Myrkur projesine ilk başladığında Amalie Bruun aslında kendisini gizlemek ister. Ancak albüm ilgi görünce ve konser teklifleri gelince gizlenme işi yalan olur :)

"M" Danimarkalı Myrkur'un ilk stüdyo albümü. Yine Black Metal tarzında bir albüm. Yalnız burada hemen bir parantez açmak lazım. Bu ikinci jenerasyon Black Metal olarak isimlendirilen bir tarz. "M"  içerisinde daha geleneksel İskandinav Black Metal etkilerinin yanında gothic, atmospheric post-metal,  darkwave, İskandinav halk müziği ve klasik müzik etkileri de bol bol görülüyor. Bu nasıl karmaşa dediğinizi duyar gibiyim. Valla az bile yazdım, dahası da var... Hanım kızımızın bir folk şarkısını seslendirdiği videoyu aşağıda seyredebilirsiniz.

Albüm 11 şarkıdan oluşuyor ve yukarıda yazdığım çeşitlilik kendisini her şarkının bambaşka tarzlara sahip olması ile gösteriyor. Aşağıda ve yukarıda iki farklı çalışma var, aradaki uzaktan yakından benzerlik yok..

Albümde enstrümanların büyük bir bölümünü Amalie Bruun çalıyoır olsa da konuk müzisyenlerde var. Norveçli İskandinav Black Metal devi Mayhem'den gitarist Teloch ve İsveçli Arch Enemy grubundan gitarist Chris Amott albüme destek veren isimlerden sadece birkaçı.

Aslına bakarsanız kendi konsepti içerisinde albüm gerçekten başarılı sayılır. Amalie Bruun farklı tarzlarda yaptığı albüm maceralarının sonunda kendisini bulmuş gibi ancak ilerleyen senelerde kalkıp ben Türk Sanat Müziği okumaya karar verdim derse şaşmamak lazım. Albümde çok farklı tarzlar olup, aslında bir miktar komplike hale gelmeye başlayınca aranjman ve düzenlemelerdeki defolarda ortaya çıkıyor. Daha iyi bir orkestrasyon ile bambaşka hale gelecek şarkıların olduğunu söylemek lazım. Değişik bir tat değişik bir doku... Fazlası değil. Amalie Bruun kızımıza Allah akıl fikir versin ne diyelim...