Thierry Robin veya bilinen ismiyle Titi Robin, 1957 yılında Fransa'da doğmuş bir müzisyen. Onu etkilen müzikler çok geniş bir alanı kapsıyor. Kendisini kendini geliştiren bir müzisyen olarak tanıtan Robin, kendisini anlatabildiği, kendisini etkileyen müzikleri iki ana eksene oturtuyor, çingene müziği ve doğu müziği. Kendi deyimiyle Dünya yani World müzik akımı popüler değil iken Arap ve çingene topluluklarının müzikleri Fransız müziğini etkiliyordu. Bu etkileşim uzun yıllar öncesine dayanıyor. Robin'de bir müzisyen olarak bu zenginliği kendi müziği içerisine kullanıyor.
Robin, son derece kişisel besteler ile müzik yolculuğuna başlamış. İlerleyen senelerde ud, buzuki çalmayı öğrenmiş ve müziğinde önemli gelişmeler olmuş. Özellikle 80'li yıllarda Hintli müzisyenlerle tanışıp yerel festivallerde, küçük kulüplerde beraber müzik çalmaya başlamışlar. 80'lerin sonlarında ise Berberi müzisyenlerle Kuzey Afrika etkisinin hissedildiği tarzlara doğru demir atmış. Bu sırada Fransa'nın kuzeyinde bambaşka bir topluluk olan Breton müzisyenlerle beraber çalışmış ve doğu batı sentezi noktasında bambaşka noktalara gelmiş. Bu hikaye bu şekilde devam ediyor. Robin araştırdıkça karşısına çıkan her türlü farklı melodiyi araştırıyor ve kendi müziği içerisinde kullanıyor.
Türk müziği de Robin'in etkilendiği müzik tarzlarından bir tanesi. Zaten “Gül Yaprakları” albümü bir anlamda bir saygı duruş. AK Müzik tarafından yayınlanan albümün notlarını hemen sizlerle paylaşayım;
Gül Yaprakları’nı, müziğimi senelerdir besleyen Türk kültürüne bir vefa borcu olarak görüyorum. Kendi besteleme tarzımla bu toprağın müzisyenlerinin yorumunun harmanlandığı bu projeyi bir Türk müzik şirketiyle işbirliği yaparak hayata geçirdik. Bu albümü Yaşar Abi’ye ithaf ediyorum” diyor Gül Yaprakları albümünü Yaşar Kemal’e ithaf eden Fransız sanatçı Thierry "Titi" Robin ve ekliyor:
“Yaşar Kemal benim için yüzyılın en büyük yazarlarından. Münevver Andaç ve Güzin Dino'nun çevirileri sayesinde bana uzun zamandır eşlik ediyor. O bir yandan ülkesinin kültürüne hâkimiyetiyle Anadolulu, diğer yandan ise sözleriyle evrensel bir insan. Ona çok büyük saygım var ve onunla kayıtlar sırasında İstanbul'da tanışmak benim için çok mutlu bir an oldu.”
İstanbul'da Aziz Hardal, Cem Ekmen, Gülay Hacer Toruk, Hasan Yarımdünya, Hasan Yükselir, Muammer Ketencoğlu, Özlem Özdil, Özlem Taner, Selçuk Balcı, Sinan Çelik, İzzet Kızıl ve Yasin Özçimi gibi müzisyenlerin katılımıyla A.K. Müzik tarafından kaydedilen bu albümde besteler Titi Robin'e ait...
Albümde en dikkat çeken şey, Robin'in bambaşka bir kültür içerisinde büyüyüp nasıl böyle bizden besteler yapabildiği. Onun notaları bir çok iyi Türk müzisyen tarafından seslendirilince ortaya çok ilginç bir albüm çıkmış. Bu arada albüm kapakçığında her şarkının hikayesi, tüm bu müzisyenlerin bir araya gelme hikayesi teker teker anlatılmış. Açık konuşmak gerekirse son dönemlerde gördüğüm en keyifli albüm kapaklarından bir tanesine imza atılmış. Bilgiler son derece ayrıntılı, harika fotoğraflar var, eh insan daha fazla ne ister ki.
Çok keyifli bir albüm. Şiddetle tavsiye edilir.
Yorumlar
Yorum Gönder